3 Nisan 2014 Perşembe

SEÇİMLER OLDU, YA ŞİMDİ?





          Türkiye şaibelerle dolu bir seçimi geride bıraktı. Milli irade naraları atan Başbakan(!), partisini birçok ilde elektrik kesintileri, AKPli sandık başkanlarının özel çabaları, sayımlarda yapılan usulsüzlükler, çalınan CHP işaretli ( bir kısmı yakalandı) oy pusulaları ile bazı kentlerde öne geçirdi. Ankara, Antalya, Yalova, Kütahya, Ağrı, Üsküdar, Ceylanpınar gibi il ve ilçelerde şaibe çok bariz idi. Türkiye’nin birçok ilçesi yapılan itirazlar ile AKP’den CHP, MHP ve BDP’ye geri verildi. Seçimde yüzlerce tutanak tutuldu. Sandık müşahitleri tartaklandı, dünya rezili, şaibeler içinde geçen bir seçim idi.
            Ankara’da rezaletin daniskası yaşandı! Büyükşehir oylarında ne zaman CHP öne geçse YSK sayımı durdurdu. Sayım tekrar başladığında AKP’li aday Gökçek yine 20 bin, 30 bin oy önde başladı. Okullarda elektrikler kesildi. Oy torbaları çalındı, bazı “hırsızlar” suçüstü yakalandı. Sayımın devam ettiği okulların önünde, oylarına ve iradelerine sahip çıkmak için toplanan Ankaralılara polis TOMA’lar ile müdahale etti. İçişleri Bakanı Efkan Ala YSK’ya gitti, ardından Gökçek’in seçimi kazandığı açıklandı.
            Bunlar öyle bir çete halini aldı ki, sokağa dökülen halka “tepkinizi sandıkta gösterin” diyorlar, sandığa gidip oy verince “oylarını” çalıyorlar! Oylarına, iradene sahip çıkıyorsun polisi üstüne sürüp, seni sindirmeye çalışıyorlar! AKP hükümeti, devletin tüm kurumlarını kendine bağlayarak her türlü usulsüzlüğü ve sindirme politikasını rahatça uyguluyor, iyice çığırından çıktı; bizi karanlık günler bekliyor!
            Herkesin kafasında ise aynı soru var. Peki şimdi ne olacak? AKP, Türkiye genelinde %45 civarı oy aldı. Bu oy oranı ile AKP, ortaya çıkan yolsuzluk, rüşvet ve savaş suçu gibi pislikleri örtme yoluna gidecek, bunların halk tarafından aklandığı görüşünü yaymak isteyecektir. Seçim gecesi Başbakan(!) Erdoğan’ın yaptığı rezil balkon konuşmasında “Bilal Erdoğan” ve ismi yolsuzluğa bulaşmış diğer zatların o balkonda bulunmaları bunun mesajı idi. Bunun yanı sıra dış mihrak söylemleri ile tabanını bir arada tutmaya çalışan Erdoğan, bu oy oranını “gücünü koruduğunun işareti” olarak lanse etmeye çalışacaktır. Sözde oyunlar karşısında dik duruş imajı sergileyen Erdoğan, bu yapay imajı ile yeni operasyonlara girişecektir ki bunun mesajını da o hadsiz balkon konuşmasında vermiştir. Çok geçmeden Gülen cemaatine karşı geniş çaplı bir operasyon gelebilir. Bu kapsamda cemaatçi siyasetçiler,  iş adamları ve gazeteciler “Ergenekon” davası gibi bir davada yargılanabilirler. Cemaatin mal varlığına el konulması da söz konusu olabilir.
            Bu süreçte sindirilmeye çalışılacak tek kesim Gülen cemaatine yakın isimler de olmayacaktır. Laik veya Atatürkçü kimlikleri ile tanınan yazarlar, aydınlar, sendika yöneticileri ve kanaat önderleri de çeşitli soruşturmalar ve baskılar ile karşılaşacaktır.
            Erdoğan %45’lik oy oranını %5’lik düşüşü görmeden büyük bir güç olarak lanse edeceğinden özel hayat üzerindeki eşi görülmemiş baskılarına, televizyon, gazete ve internet üzerindeki Kuzey Kore’yi andıran yasaklarına devam edecektir. Ebetteki muhalif kesimde buna tepki olarak Gezi Parkı olarak da bilinen Haziran Ayaklanması benzeri sokak hareketleri kitleselleşerek ve sertleşerek devam edecektir. Başbakan Erdoğan sallanan koltuğunu, kaybettiği otoritesini muhalefet üzerinde sertleşerek sağlamlaştırma gayretine ve gafletine düşecektir. Bu süreçte maalesef ki verdiğimiz kayıplar artabilir.
            Tüm bunların dışında Türkiye’yi İslamlaştırma çabası içinde olan  AKP alkol yasağını daha da sertleştirme yoluna gidip gece hayatına ve gençlerin özel yaşantısına olan müdahalelerini arttıracaktır.
            Geride bıraktığımızın bir yerel seçim olmasına rağmen AKP, bunu bir genel seçimmişçesine, kaybettiği otoritesini sağlamlaştırma gibi gördü; bir kamuoyu yoklaması gibi davrandı. Kaybettiği meşruiyetini bu seçimle geri kazandığı imajını yayıyor. Bunu daha şimdiden reziller rezili balkon konuşmasında kanıtladı. Önümüzdeki süreç yukarıda öngördüğüm gibi seyredecektir. Türkiye’yi Ağustos ayında yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine kadar zorlu ve karmaşık bir süreç beklemektedir. 

                                                                                                                     Gündem Gazetesi 03.04.2014

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder